Sırbistan’da Keşfedilmeyi Bekleyen Doğal Güzellik: Uvac Kanyonu Gezi Notları

Eşimin dede toprakları, Sırbistan’ın güneybatısında yer alan, Balkanların Sibiryası olarak anılan Peşter yaylasında. Geçtiğimiz bayramda hem birkaç resmi iş halletmek hem de akraba ziyaretinde bulunmak için bölgeyi ziyaret etmeye karar verdik. İçimdeki gezgin durmadı ve zamanımız kalırsa diye çevrede gezebileceğimiz yerleri araştırmaya başladım. Daha önce adını bile duymadığım öyle güzel yerler buldum ki meğer gideceğimiz yer tam bir cennetmiş 🙂 Bunların hepsini görecek vaktimiz ne yazık ki olmayacaktı ama fotoğrafını görür görmez heyecanlamama sebep olan Uvac Kanyonu’na ne yapıp edip zaman yaratarak gidecektim. Fotoğraflarını gördüğüm andan itibaren orada olmayı hayal ettim ve gerçekten şartları zorlayarak bu muhteşem kanyona gidebildim. Uvac kanyonuyla ilgili, Atlas dergisindeki kısa bir yazı dışında hiç Türk kaynak bulamamıştım, yabancı kaynak bile o kadar fazla değil zaten o yüzden her ayrıntıyı mümkün mertebe detaylı bir şekilde yazmaya çalışacağım.

DSC_0930

Eşimin dedelerinin zamanında terk etmek zorunda kaldıkları topraklar

DSC_0927

Eşimin ata toprakları

DSC_0120

Eşimin ata toprakları

Uvac Kanyonu Nerede? Uvac Kanyonuna Nasıl Gidilir?

Uvac Kanyonu, Sırbistan’ın güney batısında,  Belgrad’ın 250 km uzağında, Zlatibor dağı eteklerinde yer alıyor. Burası Boşnakların yoğun olarak yaşadığı Sancak bölgesi.

Hava Yolu ile Ulaşım: Hava yolu ile bölgeye direkt ulaşma şansınız yok. Önce hava yolu ile, sonra da azımsanmayacak bir süre kara yolu ile gidiyorsunuz. Buradan Belgrad’a 2 saate yakın bir yol gittikten sonra araba kiralayıp 4 saatlik bir yolculuk yapıyorsunuz. Toplam yolda geçen süre 6 saat gibi görünse de uçak bekleme süreçleri vs derken girdisi çıktısı neredeyse kara yolu ile ulaşım kadar zaman harcıyorsunuz. Farklı ülkelerle bu gezinizi birleştirmeyi düşünürseniz, Saray Bosna’ya uçup oradan da yine yaklaşık 4 saatlik bir yol ile Seniçe’ye ulaşmanız mümkün.

DSC_0210

Seniçe’ye giden yollar

DSC_0929

Seniçe’ye giden yollardan görüntüler

DSC_0917

Seniçe’ye giden yollardan görüntüler

Kara Yolu ile Ulaşım: Bayram zamanı uçak biletleri pahalı oluyor malum. Malta seyahatimizin hemen sonrasına denk geldiği için hem daha hesaplı olması adına hem de uçakla gitmek de bir hayli zahmetli olduğundan ulaşım için kara yolunu tercik ettik. Bulgaristan üzerinden gittik ve güzergahımız; İstanbul, Kapıkule sınır kapısı, Plovdiv, Sofya, Gradina sınır kapısı, Niş, Novi Pazar ve Seniçe şeklindeydi. Molasız giderseniz 12 saat civarı bir yol sizi bekliyor, aslında mesafe olarak 900 kilometre civarı ama çok fazla virajlı yol gittiğiniz için hızınızı arttıramıyorsunuz. Biz Sofya tam ortada yer aldığı için orada bir gece mola verdik. Yeri gelmişken Bulgaristan ile ilgili bir uyarıda bulunmak istiyorum. Otoban için vinyet denilen bizdeki hgs tarzı bir stickerları varmış. Ben daha önce araçla yurt dışına çıktım diye kendime güvenip Bulgaristan için hiç ekstra araştırma yapmamıştım ve sınırda da kimse bizi uyarmadı. Haftalık 7€ gibi bir ücret karşılığı herhangi bir benzinlikten alabiliyormuşsunuz aslında. Biz bilmediğimiz için almadık ve yollarda hiç kimse kontrol etmedi ama dönüşte sınır kapısında sordular, biz de kimse bize söylemedi dedik. Gümrük memuru aleni bir şekilde cezası 300€, vermek istemiyorsanız ruhsatın içine bir şeyler koyun dedi. Biz de 50€ koyduk, pek beğenmedi ama geçmemize izin verdi. Aklınızda bulunsun, Bulgaristan’a kara yoluyla gittiğinizde mutlaka vinyet alın. Bu arada döndükten sonra araştırdığımda cezanın 150€ olduğunu öğrendim. Sırbistan için böyle bir sorunla karşılaşmadık.

dsc_0919-e1504760042814

Yolların fatihi sevgilim 🙂

DSC_0854

Sofya’da mola

DSC_0850

Bulgaristan yolları sonsuz ayçiçeği tarlaları ile doluydu

Velhasıl, bir şekilde Seniçe’ye vardıktan sonra, Uvac’a gitmek için 5 kilometre kadar asfalt bir yol gidiyorsunuz, sonra toprak bir yola giriyorsunuz, yaklaştıkça yol bozuluyor ama alabildiğine yeşil vadilerin arasından geçiyorsunuz, inanılmaz keyifli. Biz maps.me uygulamasından Uvac diye girdik, dürbün işareti olan Molitva noktasını seçtik, seyir tepesine gitmek istiyorduk çünkü. Bir noktada arabanızı bırakmanız gerekiyor, oradan yürüyerek devam ediyorsunuz. Kanyonu değişik açılardan gören farklı seyir noktaları var, ben yalnızca bir tanesine gidebildim. “Ben” diyorum çünkü oğlumuz bütün gün uykusuzluk ve yorgunluk sonrası arabada uyuya kaldı o nedenle eşim oğlumla arabada bekledi.

DSC_0127

Uvac’a giden yol

DSC_0168

Uvac’a giden yol üzerinden görüntüler

DSC_0130

Uvac’a giden yol üzerinden görüntüler

Uvac Kanyonu Genel Bilgiler ve Aktiviteler

Uvac kanyonu, baraj yapımı sonrası vadiye dolan sularla ortaya çıkan mendereslerden oluşuyor. Çok nadir bir tür olan, koruma altındaki kızıl akbabaları burada görmeniz mümkün. Yaz sezonunda giderseniz Uvac gölünde tekne gezintisine çıkma şansınız var, 10-12€ arası fiyatı olan 2 saat civarı süren bu gezintilerde sizi buzul bir mağaraya da götürüyorlar. Buzul mağaraya girecekseniz üstünüze kalın bir şeyler almayı unutmayın. Kaptanla baştan anlaşarak Veliki seyir tepesine çıkmak istediğinizi söylerseniz, aşağıda sizi bırakabiliyor ve siz yukarı kendiniz yürüyerek çıkıyorsunuz. Yalnız sonra dönüşü kendiniz halletmeniz gerekiyor olabilir. Ayrıca seyir teraslarına çıkmak için de jip ile turlar düzenleniyor. Ben Uvac’ı sadece Veliki’ye 2 km uzaklıktaki Molitva seyir terasından görme fırsatı buldum, ikisi kanyonu farklı açılardan görüyor. Bölgeye geliş amacımız farklı olduğu için bu saydığım aktivitelere vaktimiz yetmedi ama sırf burayı görmek için plan yaparsanız bu güzelliği her yerden görme şansını kaçırmayın kesinlikle. Yazının en sonunda farklı açıdan fotoğraflar da koydum, mutlaka bakın bayılacaksınız.

DSC_0134

Molitva seyir terası

DSC_0140

Molitva seyir terasından Uvac

DSC_0142

Molitva seyir terasından Uvac

Uvac Kanyonu Çevresinde Gezilecek Yerler

Peşter Yaylası: Sancak bölgesinin en yüksek yaylası olan Peşter yaylası kışın yaşanan dondurucu soğuklar nedeniyle Balkanların Sibiryası olarak anılıyormuş. Eşimin dede toprakları tam buralarda yer aldığı için yaylalarda uzun zaman geçirebildik, gerçekten çok güzeldi. Biz Haziran sonunda gittiğimiz içi hava da harikaydı. Yaylanın çok yakınında Jari kayak merkezi bulunuyor, kışın gideceklerin aklında bulunsun.

DSC_0025

Peşter Yaylası’nda ineklerle kaynaşırken 🙂

DSC_0987

Oğlum Peşter Yaylası’nda

DSC_1000

Peşter Yaylası

Tara Kanyonu: UNESCO koruması altındaki Durmitor Ulusal Parkında yer alan kanyon, 146 km uzunluğunda ve 1333m derinliğinde. Kolorado Kanyonu’ndan sonra dünyanın ikinci, Avrupanın ise en derin kanyonu burası. Trekking ve bisiklet severlerin yoğun ilgi gösterdiği kanyonda ayrıca zipline veya Tara nehrinde rafting gibi aktiviteler de yapabiliyorsunuz.

tara kanyonu

Fotoğraf Kaynak: instagram @lshtang0704

Bajina Basta: Deina nehri vadisinde yer alan ve Bosna sınırına çok yakın olan bir kasaba. Bu kasaba bulunduğumuz yere 2 saat uzaklıkta olduğu için biz gidemedik ne yazık ki ama gerçekten çok görmek istediğim bir yerdi. Buranın meşhur olması, Drina nehri üzerinde bir kayalığa inşa edilmiş tek başına bir kulübenin fotoğrafının National Geographic’te yayınlanması sonrası olmuş.

Bajina Basta

Fotoğraf Kaynak: instagram @srbija_u_slikama

Hadzi Prodan Mağarası: Bu mağara, 1814 yılında, Türklere karşı başlattığı Sırp devrimi sırasında askerleri ve isyancıları buraya saklayan Hadzi Prodan Gligorijevic’in adını almış. Mağaranın girişi 1909 yılında inşa edilmiş ve baş melek Mikail’e ithaf edilen Adzijina Kilisesi ile gizlenmiş. Mağaranın tarihinin Neandertaller dönemine kadar uzandığı söyleniyor.

DSC_0207

Hadzi Prodan Mağarasının girişindeki kilise

Uvac Kanyonu Konaklama

Biz Seniçe’deki Borovi(Borici) Otel’de kaldık ve suit oda için gecelik 50€ ödedik. Otel fiyatına kahvaltı dahil ama sadece bir sabah kahvaltı edebildim, onda da bir peynirli omlet, bir sosis, reçel ve yeşil çay getirdiler. Çok fazla vakit geçirmesek de otelden memnun kaldık, temiz ve ferah bir otel. Bu otel Seniçe’nin merkezinde değil, tam merkezde kalmak isterseniz Hotel Lane’de kalabilirsiniz, konaklamadık ama orası da fena görünmüyordu. İki otel için de pek lüks beklentiniz olmasın.

DSC_0958

Borovi Otel Lobi

Yeme İçme Önerileri

Biz sürekli akrabalarla birlikte olduğumuz için açıkçası hiç restoran keşfi yapamadık, sağolsunlar bizi bol bol doyurdular. 🙂 Ama Novi Pazar’dan Seniçe’ye geçerken mola verdiğimiz restoranı kesinlikle öneririm. Motel Ras Restoran Pazariste, aynı zamanda otel olan, oldukça geniş alana yayılmış bir mekan. Su kenarında yemyeşil büyük bir bahçesi ve içinde güzel bir çocuk parkı var. Yemekleri de çok lezzetliydi, kaymakta pişen rosto benim favorim oldu, şiddetle tavsiye ederim. Bu arada tesadüfen bulduk ama popüler bir yer sanırım çünkü restoranda Mirsad Türkcan ve ailesiyle karşılaştık, kalabalık bir grup olarak bayram yemeği yiyorlardı.

DSC_0893

Restoran Pazariste

DSC_0889

Restoran Pazariste

DSC_0890

Restoran Pazariste

Nerede yemelisiniz pek bilemesem de oralara gittiğinizde ne yemelisiniz ondan biraz bahsedeyim. Bir kere boşnak böreğinin hasını burada mutlaka denemelisiniz. Soka denilen kaymak ve biber turşusu ile yapılan boşnak mezesinin tadına bakmalı hatta biraz da eve almalısınız. Oraların eti çok leziz olur, seviyorsanız bol bol et yemelisiniz. Yunan salatasının biraz farklısı olan Sırp salatası Şopska da yemek yerken söylemeniz gerekenlerden. Bir de internetten doğrulama şansım olmadı, kaynak yok ama sanırım bu bölgede böğürtlen şarabı üretiliyor, soruşturmanızı öneririm. Biz dönüş yolunda farkl bir yoldan geçtik ve çok fazla böğürtlen bağı gördük, o yüzden öyle bir tahminde bulunduk. Bu arada biz siyah çaya denk gelmedik hiç, her yerde yeşil çay vardı. Çay seviyorsanız Türkiye’den giderken her ihitmale karşı yanınıza alın isterseniz.

DSC_0885

Restoran Pazariste’de yediklerimiz

DSC_0106

Akrabaların ikramlarından ufak bir parça, bunun on katı farklı yiyecek yemişizdir.

DSC_0202

Böğürtlen bağları

Bazı seyahatlerde, kalbimin çarpmasını hızlandıran, o anı yaşadığım için mutluluktan gözlerimi dolduran yerler olur. Uvac, tam olarak böyle bir yer oldu benim için gerçekten. Doğanın mucizelerine bir kez daha hayran kaldım ve iyi ki gelmişim dedim. Yolu biraz zahmetli olsa da buralara gitmenizi kesinlikle öneriyorum. Size şimdiden keyifli seyahatler! 😉

Gelecek yazılarımdan haberdar olmak ve önümüzdeki seyahatlerimden bol fotoğraf için beni takip etmeyi unutmayın! 😉

Instagram: hohhoyyt

Facebook: hohhoyyt

Değişik açılardan Uvac Kanyonu fotoğrafları

uvac kanyonu

Fotoğraf Kaynak: instagram @srbija_u_slikama

uvac-kanyonu

Fotoğraf Kaynak: instagram @srbija_u_slikama

hohhoyyt

Merhaba, ben Deniz Tarhan. Yazılımcıyım, dalarım, kayarım, yemek yaparım, hayal kurarım, seyahat ederim, fotoğraf çekerim, tiyatro severim. Eşine ve oğluna aşık bir anneyim. En büyük CimBom!

You may also like...

4 Responses

  1. Derya Subaşı dedi ki:

    Şu aşağıdaki linkte Bulgaristan hakkında kesin ama kesin bilinmesi gekeren bilgiler var…

    Mesela yaşlı Bulgarlar niye başörtüsü takan takıyor?Alışveriş yaparken 1 kuruşun değeri neden çok önemli? gibi detaylar aşağıdaki linkte

    http://www.haberbg.net/2018/01/bulgaristana-gitmeden-kesinlikle-bilmeniz-gerekenler.html

  2. Erkan yavaş dedi ki:

    Harikaydı keyifle okudum inşallah bir gün gitmek be fotoğraflamak kısmet olur . harika bilgilerle bezenmiş bir yazı teşekkürler..

  1. Haziran 28, 2018

    […] Sırbistan’da Keşfedilmeyi Bekleyen Doğal Güzellik: Uvac Kanyonu Gezi Notları […]

Bir Cevap Yazın

BORN TO LAUGH sitesinden daha fazla şey keşfedin

Okumaya devam etmek ve tüm arşive erişim kazanmak için hemen abone olun.

Okumaya devam et